19 Kasım 2014 Çarşamba

Bugün..

Uzun zamandır yokum ortalarda sanırım. Farkında bile değilim açıkcası.
Bugün, gerçi son zamanlarda diyelim ona, pek mutsuzum. Huzursuz da diyebiliriz. Hayat bana pek iyi davranmıyor son zamanlarda. İnsanlar da öyle...

İnsanlar sizin hakkınızda hep konuşur. Gereksiz konuşur, yersiz konuşur, sizi yargılar, kalıplara sokar.. Acımasızca, çirkince eleştirirler. Çünkü siz standart kalıplara uygun olamadınız. İstemeden, böyle olmasını beklemeden. Ama olamadınız ve şu anda siz onlara size inanmama ve onların sizi yargılama hakkını vermiş oluyorsunuz, değil mi? Hayır, değil işte! Kimse sizin içinizde ne yaşandığını, ailenizle neler yaşadığınızı bilemez. Bu en yakınlarınız bile olsa, bilemez. Ama yorum yaparlar o ayrı. En yakınınızdan, sokaktan geçen insana kadar yorum yaparlar. Kimse size bu hakkı tanımadı, üzgünüm! Kimse hakkında atıp tutmak sizin hakkınız değil. Saygılar, tabi kaldıysa..

Beni bu kadar yaralayan insanlara lafım. Ve tabi ki sevdiklerimi yaralayanlara.
Günün birinde, o gün gelirse eğer, yapacaklarımı şimdiden planlamalıyım bu insanlara karşı.

Evet arkadaşlar isyanımdan sonra sizinle bir yazı paylaşıp gidiyorum.

Kendimi bazen o kadar çaresiz hissederim ki
bir yerlerde beni bulacak birinin var olduğu
umuduyla sabretmeliyim diye düşünürüm. Muhakkak
biri olmalı bu yüzden. Bizi arayan, bizi bulmak
isteyen, gözyaşlarımıza kayıtsız kalamayacak biri.


Biraz gözünüzü açın, biraz kulak kabartın, o saniyede
çığlıkları duyacaksınız, acıları, iniltileri... Biraz sinenizi
yoklayın, oradaki sızıyı hemen fark edeceksiniz.


Hepimiz başladığımız noktada sona erecek bir yolun
salikleriyiz. Hasretten dizlerimizi karnımıza çekmiş
bir halde inleyip durmamızın asıl sebebi bu!


Fırlatılıp atılmışız bir kere bu dünyaya.
Biz kendimizi burada bulduk.
Bir baktık ki buradayız.
Yaşamı seçmedik, ona maruz kaldık.
Şaşkınız.


Dücane CÜNDİOĞLU - OT DERGİSİ

MAKSAT YEŞİLLİK OLSUN DOSTLAR.

15 Ekim 2014 Çarşamba

Rosario + Vampire



Herkese merhaba! ^_^


Manga okumayı sevenlere gelsin bu yayınım :)
Ben daha çok anime izleyen biriyim ama son bir kaç senedir Türkiye'de bulabildiğim mangaları alıp okumayı seviyorum ^_^ Bu da çevirildiği zamandan beri göz diktiğim bir mangaydı. İlk ikisini okudum ve sıra bu ciciye geldi :)

Konumuz klasik sayılabilir aslında ama manga okuyanlar ve anime izleyenler bilir ki böyle konular daha çok ilgi çeker çünkü mangamızda Ecchi öğeler mevcut, kapaktan da anlayacağınız gibi.

Kısaca konudan bahsedeyim size;
Tsukune Aono bizim ana karakterimiz. Kendisi çok başarısız bir öğrenci, bu yüzden de hiç bir liseye kabul edilmez. Şans eseri, insan görünümünde olan ancak aslında birer canavar olan öğrencilerin okuduğu Yokai Akademisi'ne kayıt olur. Kendisi bunu kayıt olurken bilmese de kısa bir süre içinde öğrenince okuldan kaçmaya karar verir. Ancak tam bu kararı vermişken okulun en güzel kızı Moka Akaşa ile tanışır veee bu güzel kızımız aslında bir vampirdiir! :3 Ayrıca bu güzel kızımız boynundaki tılsımlı kolyesi sayesinde vampir suretini saklıyordur.

Genel konumuz böyle. Bana göre her kitap ayrı eğlenceli ^_^

İlk 2 kitabı da size şöyle sunayım;

Okuyan ya da okumak isteyen herkesi yoruma beklerim ^_^

Başka manga önerilerine de açığıım!! ^_^

Sevgiler hepinize! ƪ(ˆ▽ˆ)ʃ

12 Ekim 2014 Pazar

Gecenin Şiiri...


Sana büyük bir sır söyleyeceğim Zaman sensin
Zaman kadındır ister ki
Hep okşansın diz çökülsün hep
Dökülmesi gereken bir giysi gibi ayaklarına
Bir taranmış bir upuzun saç gibi zaman
Soluğun buğulandırıp sildiği ayna gibi
Zaman sensin uyuyan sen şafakta ben uykusuz seni beklerken
Sensin gırtlağıma dalan bir bıçak gibi
Ah bu söyleyemediğim işkencesi gibi hiç geçmeyen zamanın
Bu mavi çanaklarda kan gibi durdurulmuş zamanın işkencesi
Ah bu daha beter işkence hiç mi hiç giderilmemiş istekten
Bu göz susuzluğundan sen yürürken odada
Bense bilirim büyüyü bozmamak gerektiğini
Daha beter seni kaçak / Seni yabancı bilmekten
Aklın ayrı bir yerde gönlün ayrı bir yüzyılda kalmaktan
Tanrım ne ağırdır sözcükler Asıl demek istediğim bu
Hazzın ötesinde sevgim hiçbir zararın erişemeyeceği
yerde bugün sevgim

Sen ki benim saat-şakağımda vurursun
Boğulurum soluk alıp vermesen
Tenimde bir duraksar ve yerleşir adımın

Sana büyük bir sır söyleyeceğim. Her söz
Dudağımda bir dilenen zavallı
Acınacak bir şey ellerin için kararan bir şey bakışının altında
İşte bunun için diyorum ikide birde "seni seviyorum" sözünü
Boynuna takabileceğin bir tümcenin o parlakça kalp kristalini
Kaba konuşmamdan gücenme benim. Bu konuşma
Ateşte şu tatsız cızırtıyı çıkaran sudur o kadar.

Sana büyük bir sır söyleyeceğim Bilmem ben
Sana benzeyen zamandan söz açmayı
Bilmem senden söz açmayı bilir görünürüm
Tıpkı uzun bir süre garda
El sallayanlar gibi gittikten sonra trenler
Bilekleri sönerken yeni ağırlığından gözyaşlarının

Sana bir sır söyleyeceğim Korkuyorum senden
Korkuyorum yanın sıra gidenden pencerelere doğru akşamüzeri
El kol oynatışından söylenmeyen sözlerden
Korkuyorum hızlı ve yavaş zamandan korkuyorum senden

Sana büyük bir sır söyleyeceğim Kapat kapıları
Ölmek daha kolaydır sevmekten
Bundandır işte benim yaşamaya katlanmam
Sevgilim.



Louis ARAGON -

Sana Büyük Bir Sır Söyleyeceğim...




Aşk dolu rüyalar sizinle olsun...

Eskilerden Denemeler

Siyah;

insanın en korkulu düşleri, en acı hatıraları,kalbindeki kör kuyudur, simgedir..

Aşkı derin yaşatır siyah,güzelin yanında çirkindir,ürkünçtür...

Hayat gibi acımasız, kaya gibi sert, aynı zamanda kırılgandır...

Gömer içine sevdiğini ama en dibinde tekrar ve tekrar yaşatır...

Siyah unutmaz, asla kaybolmaz...

Karamsardır biraz, evet, ama umudun da varlığını hatırlatır benliğiyle...Güçtür siyah, hayatta kalmaktır daima...

Zıtlığın başıdır, boyun eğdiremezsin, asildir!...

Duruşu dimdiktir hayata karşı siyahın, kendi içinde ne kadar ezilse de...

Gülmeyi de bilir, en içten şekilde hemde...

Ama inandıramaz ruhunun temizliğine diğerlerini, zaten uğraşmaz...

Uğraştırır siyah, sağlamlaştırır....

Yenilmez, yener daima...

Aşkına ne kadar yenik düşse de....

* Şeker Kız Candy

Amatör Mangaka ve çizimleri devam ediyor :)

Sıra erkeklerimize gelmişti demiştim! ^^

Evvet karşınızdalar :)


Yine üsttekilerden daha iyi olduklarını düşündüklerim ise;



Artık surat çalışmayı bıraktım diyebilirim. Bütün bir karakter yapmaya başlayacağım. Malum kitabımdaki sıraya göre gidiyorum :)

Vücut çalışmak çok daha zormuş! :) Ancak devam edeceğim, kesinlikle! ^^

私 は 自分 の ベスト を 尽くします ! (doğru yazmışımdır umarım :3 )

Yine yorumlarınızı bekliyoruuum! ^^



Amatör Mangaka ve diğer çizimleri

Yaptığım diğer çizimler karşınızda! ^^


Bu kızlarımız daha amatörken çizilenler, deneme amacıyla surat çalışması yapmıştım. Bunlarla kıyaslarsak çok daha iyi olduğunu (en azından benim için) düşündüklerim geliyoor :)


Kızlar bu şekilde :)

Sıra erkeklerimize geldi :)

Yorumlarınızı da benden esirgemeyin lütfen, amatör olduğum için özellikle bu konuda (çizim konusunda) bilgi sahibi olanlar bana acımasızca yorumlarda da bulunabilirler :)

Amatör Mangaka


Bir pazar gününden merhaba! Sizinle çizimlerimi de paylaşmak istedim :)


Bu amatör çizim bana ait, ancak model ve fikir daha başlarda olduğum için çalışma kitabımdan. Çalışma kitabım Christopher Hart'ın " Manga for the Beginner" adlı kitabı.

Bu ilk çizimim olduğu için öncelik bu kızımıza ait :)

Resim konusunda çocukluğumda kısa bir eğitim aldım ancak uzun zaman çizmeyince paslanıyor insan. Benimki de bu hesap :) Diğer çizimlerimi de yenilerini de sizinle paylaşacağım ^^

Herkese güzel bir pazar diliyorum :)


Not: İlgilenenler beni DA'dan da takip edebilirler ; http://watashiwacandy.deviantart.com

29 Eylül 2014 Pazartesi

Makyaj iyidir, iyi ^^

Kadınlar hem cinsleri ve kendileri için süslenirler derler değil mi? :) Bence kesinlikle doğru. Hafif bir allık ve ruj sürmek, aynı şekilde hafif de olsa gözleri boyamak kadınları canlandıran şeylerdir. Zaten bir kadın yanınıza bakımsız geliyorsa dikkat edin, sözüm erkeklere tabi ki :) Çünkü o kadın gerçekten kötü bir ruh hali içindedir. Ya da ona güzel sözler söyleyip kendisine gelmesini sağlayın, ben bilmem artık gerisini :3

Herkes kendi tenine, kendi saç ve göz rengine göre renk tonları kullanır. Ben de buna uygun olarak fotoğrafta göreceğiniz gibi kahve tonlarını daha çok tercih ediyorum. Ama o siyah göz kaleminden de asla vazgeçmiyorum! :3


Simli ve bazen belli belirsiz gözüken göz farlarını daha kullanışlı buluyorum. Göz makyajında çok fazla "ben buradayım" demektense doğala yakın bir makyajın -en azından doğala yakın tonların- her zaman hanımları daha güzel gösterdiğini düşünüyorum :3 Burada kullandığım göz farım Maybelline New York'tan Dream Mousse Eyecolor 14 numaralı farı, ismi de Suede Sensation. Kesinlikle önerebileceğim bir far. Yalnız fırçası yok parmağınızla dağıtmanızı tavsiye ederim. Zira fırça kullanmaya kalkıldığında biraz fazla dağılıyor (yapısı yumuşak olduğu için). Göz kalemim ise şu anda çoğu kişinin de kullandığı gibi Maybelline Colossal Kajal, aldığım için de çok mutluyum iyi ki almışım gerçekten hoş bir ürün! ^^ Rimel olarak da çıktığından beri L'oreal Paris Miss Manga kullanıyorum.

Size burada saydığım makyaj ürünlerini kesinlikle tavsiye ediyorum. Özellikle Miss Manga şu anda Watsons mağazalarında %50 indirimde, rimel değiştirmek isteyenlere kaçırmayın derim :) İnstagram'da Watsons'ın sayfasını takip ederek kampanyalı ürünleri, katalogları görebilirsiniz ^^

Süslü püslü, bol kahkahalı bir gün daha sizin olsun e mi? <3

28 Eylül 2014 Pazar

Gün, ojelerin günüdür!

Çiçeği burnunda bir blogger olarak sizlerle tam bir kız yayını paylaşayım :)



Resimde gördüğünüz rengarenk ojelerin hepsi benim. Ben bunların bu kadar çoğaldığını hiç düşünmemiştim. Ta ki bugün ayıklamak amacıyla onları çıkarana kadar...
Gördüğünüz gibi her markadan, her renkten oje mevcutmuş bende, haberim yokmuş :)
Markaları size şööyle bir yazayım ben;

-Flormar
-Golden Rose
-Rimmel London
-Maybeline
-Essence
-Pastel
-She
-Betty Boop
-Claire's
-Kalyon
-Cecile

Aralarında çok eski olanlar da var. Örneğin Essence'in ojesi bir tane ama kendisi yıllardır durmasına rağmen hala sağlam, gram bozulma olmadı. Bu sebeple fiyat kalite arasında bir seçim yapmam gerekirse Essence ürünlerini seçerim derim, en azından ojede. (Fiyatları aşağı yukarı ne kadar bilmiyorum bilenler bana da söyleyebilirler :) )

Ben en çok Flormar ürünlerini kullanıyorum. Çünkü ojeleri fiyatlarına göre gerçekten kaliteli ve renk çeşidi o kadar bol ki baş döndürüyor, en azından benim döndürüyor :)
(Flormar dışında size en çok Rimmel London, Pastel ve Golden Rose önerebilirim.)

Ancak bu saydığım markalardan öneremeyeceğim bir kaç markanın başında Betty Boop geliyor, maalesef. Renkleri çok güzel olmasına rağmen ürünün kalitesi kötü geldi bana, hemen balçık kıvamına geliyor, uzun süre dayanmıyor. Hatta ojeyi ilk sürüşümde bile kıvamı çok kötü geldi. (Önermeyeceğim markaların devamında da Cecile ve Kalyon geliyor.)

Zamanla kullandığım ojelerin renklerini de sizinle paylaşacağım. Arada bir nail art da beklersiniz benden artık :)

İlk yayınımı okuyanlara teşekkür ediyorum devamı gelecek :3